Tether, Stablecoin Sektörüne Yön Veriyor
Stablecoin arzındaki toplam 120 milyon doları aşan büyüme, birçok kişinin yanı sıra finans sektöründe faaliyet gösteren firmaların da dikkatini çekti. Bununla birlikte, Terra’nın yaşadığı başarısızlık ise regülatörlerin ve eleştirmenlerin dikkatini çekmeye devam ediyor.
Stablecoin’lerin faydasının her gün artması, sektör adına olumlu sinyaller olarak değerlendiriliyor. Birçok sektör katılımcısı, Tether ile büyük rakipleri arasındaki farkın nasıl daraldığına dair yorumlarda bulunuyor. USD₮’nin 24 saatlik işlem hacmi ile rakipleri arasındaki fark çok önemli ve net bir noktanın altını çiziyor.
Tether; geleneksel bankacılık sektörüne hizmet vermek yerine, kripto para ticareti ve yerleşimleri, eş düzeyde değiş tokuşlar, havaleler ile gelişmekte olan ülkeler için bir özgürlük aracı ve enflasyon koruması adına en çok kullanılan para birimi olmaya odaklanıyor.
Bu nedenle, kripto için bugüne kadarki en kötü siyah kuğu olayı sırasında, yatırımcılar fazla nakitlerini kriptodan çıkarmak için baskı hissettiler. Tether’in, sektörün giriş kapısı olmasından ötürü, bu olumsuz koşullarda milyarlarca nakit itfa sebebiyle piyasa değeri düştü. Son birkaç hafta içerisinde, Tether bu ödemeleri kolaylaştırırken, işlem hacmi de en yakın rakibinin 10 katına çıkmış oldu. Bu, Tether’in günlük ticaretteki faydasını ve artan talebini gösteriyor.
USD₮’nin kripto dünyasının finansal yapısına entegrasyonunun ölçeği, en yakındaki rakibinden daha büyük olmak. Bu, sektör ve tüm kullanıcıların Tether ve USD₮’ye duyduğu güveni ifade ediyor.
USD₮ En Şeffaf Stabil Kripto Para
Uzmanlarca, Tether’in rakipleri Tether’den daha “şeffaf” olarak tasvir edilir. Bunun nedeni, bu niteliklerden ötürü kullanıcıları, Tether yerine diğerlerini tercih etmeye teşvik edecek bir hikâyeye ihtiyaç duymalarıdır. Bu asla gerçeği yansıtan bir durum değildir.
Tether, rezervlerinin doğasına ve dağılımına dair kanıtlar sunan ilk stablecoin oldu. Rakipleri ise, bu şeffaflığı Tether’den sonra sağladı. Tether, bir denetime girmediği için eleştirilse de, hiçbir stablecoin şu ana kadar bir denetim sürecine girmedi. Ama bu, yakın zamanda değişecek.
Tether, yakın zamanda, “Big 12” olarak tanımlanan büyük denetim şirketlerinden birinin denetiminden geçmeye hazırlanıyor.
Muhtemelen, eleştirmenlerin soracağı ilk soru “Neden 4 büyüklerden biri olmasın?” olacaktır. Bunun nedeni, Big 4 olarak adlandırılan denetçi firmalar, stablecoin’lere ilişkin düzenleyici niteliğin bulunmamasından ötürü itibar riskinden endişe duyuyorlar. Bu yüzden de stablecoin’lere audit hizmeti sunmuyorlar. Dolayısıyla Tether’in hiçbir rakibini de bu firmalar denetlemiyor.
Tether, piyasaya rezervlerine ilişkin audite giren ilk stablecoin olmayı planlıyor. Her zaman olduğu gibi, diğer stablecoin’lerin de Tether’in liderliğini takip edeceği öngörülüyor.
Tether Rezervlerinin Bileşimi
Tether’in ticari kâğıt varlıkları hakkında risk fonları tarafından dolaşan söylentileri netleştirmek gerekir. Tether’in ticari kâğıt portföyünün %85’inin Çin veya Asya ticari kağıtları tarafından desteklendiği ve %30 indirimle alınıp satıldığı söylentileri tamamen yanlıştır. Bu sadece piyasaları, riskten korunma fonlarının ihtiyaç duyduğu yönde hareket ettirecek yanlış bilgileri yaymayı amaçlamaktadır. Tether, çoğu zaman tecrübesiz kullanıcıların en büyük darbeyi aldığını söylüyor ve birkaç koordineli fonun karlarını artırdığını gören bu tür girişimleri kınıyor.
Tether, en son güvence görüşünde toplam USD₮ rezervlerinin %47’sinden fazlasının artık ABD hazineleri olduğunu ve ticari bonoların USD₮’nin desteğinin %25’inden azını oluşturduğunu duyurdu.
Tether, mevcut ticari senet portföyünün 2022’nin ilk çeyreği sonunda 20 milyardan 11 milyara düşürüldüğünü ve Haziran 2022’nin sonunda 8,4 milyar olacağını öngördüğünü bildirdi. Bu, herhangi bir kesinti olmadan ve kayıp yaşanmadan kademeli olarak sıfıra düşecek. Tüm süresi dolan ticari senetler de kısa vade ile ABD hazinelerine aktarılacak.
Ödemeler, DDoS ve İleriye Giden Yol
Tether, Mayıs ayından bu yana 14 milyar doların üzerinde itfa işlemi gerçekleştirdi. Bu gerçeği ilk fark edenler eleştirmenler oldu. Bu, USD₮’nin gücünün ve Tether’in rezervlerinin kalitesinin temel bir kanıtı. Benzer büyüklükteki ve eşdeğer toplam varlık oranlarındaki itfalar, zamanında büyük bankaların batmasına neden oldu.
Tether’in geri ödemeleri ele alması ve USD₮’nin devam eden istikrarı, USD₮’nin gücünün, istikrarının ve likiditesinin savaşta test edilmiş onayından başka bir şey değildir.
Tether, geçtiğimiz hafta içinde bir DDoS saldırısıyla da karşı karşıya kaldı. Bu saldırı, Tether’ın web sitesine yönlendirildi ve bunun USD₮’nin işlediği blockcahinlerle bir ilgisi yoktu. Web siteleri ve şirketler çoğu zaman DDoS ile karşı karşıyadır. 2021 yılında 9,7 milyon DDoS saldırısı gerçekleşti.
Bu, çevrimiçi olarak faaliyet gösteren kuruluşlar, özellikle de halkın gözündeki firmalar için olağan bir durumdur. Tether’in web sitesine yapılan DDoS saldırıları, USD₮’nin istikrarı, likiditesi veya kullanılabilirliği üzerinde hiçbir zaman herhangi bir etkiye sahip olamaz. Tüm bunlar olurken Tether, dünyanın her yerindeki insanlar için finansal özgürlük arayışında yeni tokenlar çıkarmaya devam ediyor.
Tether, piyasaya sürdüklerinin yanı sıra, daha fazla stablecoin sunmaya hazırlanıyor. Tether, Meksika Pezosu ve Euro sabit coin’lerini lanse etti ve yakın zamanda İngiliz Sterlini sabitli coin çıkarmayı planlıyor. Piyasa değeri sorusu, Tether ve misyonunu değerlendirirken, sorulması gereken en ilginç ya da en alakalı soru olmaktan uzak bir yaklaşımdır. Toplam ticaret hacmi, türev ürünlerde ve De-Fi’de kullanım, trader’lar tarafından kabul edilme ve Tether’in diğer tüm ürünleri oldukça net bir tablo çiziyor.
Herhangi bir noktada herhangi bir rakip piyasa değerinde USD₮’yi geçerse, Tether için hiçbir şey değişmez.
USD₮, dolar ile 1’e 1’e çevrilebilir olmaya devam ederken, oldukça likit, yüksek oranda işlem gören ayrılmaz bir finansal varlık olmaya da devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki insanlar, dolar erişiminin sınırlı olduğu pazarlarda USD₮ kabul etmeye devam edecek. Ve en önemlisi, Tether finansal özgürlüğü, katılımı ve insanların eşler arası ekonomik haklarını küresel olarak teşvik etme misyonunu ilerletmeye devam ediyor.