Ramazan Etkinlikleri The Sandbox ile Metaverse Ortamına Taşınıyor!
- The Sandbox ile metaverse’te Ramazan etkinliği
- The Sandbox, ilk kez metaverse’de Ramazan ayına özel deneyimler sunacak
Dünyanın en büyük metaverse platformlarından The Sandbox’ın Ülke Müdürü Arslan Kiran “Open Metaverse and Creation of The Digital Nation” başlıklı oturum ile Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenen teknoloji dünyasının en büyük zirvelerinden “Future of Industry” için geçtiğimiz pazar (26 Mart) günü bir konuşma gerçekleştirdi.
Arslan Kiran konuşmasında The Sandbox’ın 3.sezon kullanıcı verilerini paylaştı. Ayrıca Arslan Kiran, The Sandbox Ecosystem başlığı altında Turkishverse, Bilim Seferberliği ve ‘Ramadan Event’ projelerinin detaylarından bahsetti.
The Sandbox, Turkishverse projesi ile Kral Şakir ve Muhteşem Yüzyıl gibi Türkiye’nin tanınmış yerel içeriklerini Metaverse’e taşırken, Bilim Seferberliği projesi ile genç nesilleri Metaverse’de üretime teşvik ediyor.
Metaverse’de ilk kez Ramazan hissedilecek
The Sandbox’ın yeni ‘Ramadan Event’ projesi ise Hungri Games , UGC ve Wolves Stüdyo iş birliğiyle Ramazan ayı için özel olarak tasarlanan bir etkinlik gerçekleşiyor. Etkinlik içeriğinde iftar sofrasından top patlama sahnesine, baklava yapma görevinden gerçek cami mimarilerine yer verilmiş metaverse kullanıcılarına özel bir deneyim sunuluyor.
The Sandbox’taki bu yeni Ramazan etkinliği sayesinde oyuncular, keşfetme, toplama, park etme gibi oyuna çeşitlilik kazandıran yerel ayarlar ile benzersiz bir Ramazan yaşantısı deneyimleyecek.
Oyuncular, kutsal ayın özel atmosferi ile çevrili ortamlarda faaliyetlerini sürdürürken,Ramazan ayı özelinde belirli etkinliklere de dahil olacak. Dünyanın her yerinden The Sandbox’ta buluşan oyuncular, Metaverse’te ilk kez Ramazan’ı hissedecek.
Dijital sahiplik bir alışkanlık haline geldi
The Sandbox ülke müdürü Arslan Kiran, konuşmasında açık Metaverse kavramına dikkat çekerken, tamamen dijital ortamda büyümüş kullanıcıların tüketicilere dönüşmesi konusuna da değindi. Kiran, bu kullanıcılar için dijital sahipliğin alışkanlık haline geldiğini ve dijital dünyanın organik bir şekilde kendi alt kültürünü oluşturduğunu vurguladı.