Samsung, bütçe dostu akıllı telefonlarında izlediği politika nedeniyle birçok hayranı tarafından eleştiri alıyor.
Samsung’un teknoloji dünyasının bir devi olduğu su götürmez bir gerçek. Ürettiği harika cihazlarla insanların aklını başından almayı başaran şirket, bazen yanlış kararlar da verip hayranlarını üzebiliyor. Samsung’un ışık, otomatik parlaklık ve yakınlık sensörleri gibi önemli parçaları bazı cihazlarında kullanmamaya başlaması, bu yanlış kararlara örnek olarak verilebilir.
Aslında, birşeyi harika yapan küçük ayrıntılardır sözü özellikle akıllı telefonlar için oldukça doğru. Örneğin ışık sensörleri veya LED bildirim ışıkları gibi ufak parçalar akıllı telefon kullanım tecrübenizi bir üst noktaya taşıyabiliyor. Samsung ise bu parçaları cihazlarından kaldırıyor ve bunu planlı bir şekilde yapıyor. Mesela Galaxy E ve Galaxy J serisinde ışık sensörünün bulunmaması, Samsung’un bu işlemi belli bir plan dahilinde yaptığını gösteriyor.
Bütçe dostu akıllı telefonlarda önemli eksik!
Eğer orta seviye akıllı telefon piyasasına bakacak olursanız Samsung’un bu piyasadaki etkinliğinin bir hayli yüksek olduğunu göreceksiniz. Buna rağmen Samsung’un bu orta seviye telefonlarında otomatik parlaklık özelliği bulunmuyor. Ortam ışığını ölçen ve ekran parlaklığınızı otomatik olarak ayarlayan bu küçük teknoloji, genel akıllı telefon kullanım tecrübenizi önemli ölçüde etkileyecek bir özellik olarak gözüküyor. Bir diğer kullanım tecrübesini etkileyecek özellik ise LED bildirim ışığı. Samsung bu özelliği de hiçbir Galaxy A serisi telefonunda kullanmama kararı aldı.
Samsung’un amacı ne?
Bu noktada asıl sorulması gereken soru Samsung’un neden böyle birşey yaptığı. Söz konusu parçalar Galaxy Note 4 ve S6 Edge gibi üst seviye telefonlarda kullanılırken neden Galaxy E serisi gibi bütçe dostu telefonlarda kullanılmıyor? Bu durum, Samsung insanları üst seviye akıllı telefonlarını almaya teşvik ediyor şeklinde yorumlanabilir. Ancak Samsung bu şekilde istediğini elde edecek mi göreceğiz.
