Adform ve Scope3, reklamverenlerin sürdürülebilirlik taahhütlerini mümkün kılıyor
Reklamverenler, BM ve AB sürdürülebilirlik kriterlerini karşılama konusunda ciddi adımlar atıyorlar. Programatik reklamcılıkta karbon emisyonlarını azaltmak için Scope3 ile entegre edilen ilk global DSP Adform, karbon ayak izinin raporlanmasını, izlenmesini ve optimize edilmesini mümkün kılıyor.
Dijital reklamcılık, karbon salınımında önemli bir paya sahip. 2022’de İngiliz reklam endüstrisinin, ülke genelindeki kömürle çalışan 56 termik santralinin yaydığı CO2 kadar emisyon ürettiği verilerle ortaya konuyor. Bu durum çevre için ciddi bir tehdit oluştururken olumsuz gidişatın önüne geçmek isteyen reklamverenler, reklam kampanyalarının neden olduğu karbon ayak izini azaltma taahhüdünde bulunuyorlar.
Günümüzde markalar, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) sürdürülebilirlik kriterlerine uyum sağlama konusunda ciddi adımlar atıyorlar. Bu kapsamda, her yıl kapsamlı raporlar yayınlayarak su, elektrik, benzin-mazot ve kağıt tüketimlerini hangi oranda azalttıklarını ve karbon salınımının ne ölçüde önüne geçtiklerini açıklıyorlar.
Adform ve Scope3 ile sürdürülebilirlik taahhütleri gerçekleşiyor
Karbon salınımı, genellikle ürün veya hizmetlerin sonucunda ortaya çıkan bir tehdit olarak algılansa da, reklam endüstrisi de bu olumsuz tabloya katkı sağlıyor. Özellikle, bilinçsizce yapılan pek çok dijital reklam, karbon salınımını ciddi oranda artırıyor.
Dünyanın önde gelen küresel bağımsız reklamcılık platformu Adform, karbon ayak izini tedarik zinciri dünyasında raporlayabilen, analiz edebilen ve optimize edilmesini sağlayan Scope3 ile birlikte, markaların sürdürülebilirlik taahhütlerini yerine getirmelerini mümkün kılıyor. Reklam sektöründe çevresel sorumluluğun artırılması ve karbon ayak izinin azaltılması konusunda önemli adımlar atan Adform, markaların çevre taahhütlerini yerine getirirken ticari faaliyetlerini de sürdürülebilir bir şekilde yönetmelerine olanak tanıyor.
Karbon ayak izi yüzde 30 oranında azalıyor
Adform, Scope3 ile birlikte, reklamverenlerin ölçülebilir veriler ve sonuçlarla çevreci medya çözümlerini hayata geçirmelerini sağlıyor. Markalar, yönettikleri kampanyaların karbon ayak izini doğrudan Adform DSP aracılığıyla inceleyebiliyor, planlayabiliyor, optimize edebiliyor ve izleyebiliyorlar. Böylece markalar, mevcut kampanyalarının çevresel etkileri hakkında ve performanslarını karbon emisyonları ile dengeleme gücü konusunda eşsiz bir içgörü kazanıyorlar.
Şu ana kadar yayınlanan Scope3 verileri, reklamverenlerin karbon ayak izlerini yüzde 30 oranında azaltabildiğini gösteriyor. Bu gerçekleşirken ise reklamverenlerin performanslarında herhangi bir azalma meydana gelmiyor. Karbon ölçümü ve azaltma yeteneklerini geliştirerek sistemik karbondan arındırmayı sağlayan Adform, reklamverenlerin çevresel sorumluluklarını yerine getirirken aynı zamanda BM ve AB’nin sürdürülebilirlik kriterlerini kolayca karşılayabilmelerini sağlıyor.
Cem Eroğlu: “Sürdürülebilir reklamcılık mümkün.”
Adform Türkiye, MEA, Orta Asya Başkanı Cem Eroğlu,
“Çoğu zaman bilinçsizce yapılan dijital reklamlar, karbon salınımında önemli bir artışa neden oluyor. Adform olarak, sürdürülebilirlik kriterlerini pazarlama stratejilerinin merkezine yerleştirmenin önemine inanıyoruz. Bu bilinci taşıyan reklamverenlerin, tüm desteğimizle yanlarında oluyoruz. Scope3 ile yaptığımız bu iş birliği, reklamverenlerin performansında bir kayba neden olmadan karbon ayak izlerini azaltmalarına yardımcı olma konusunda bir dönüm noktasını işaret ediyor” dedi.