Dünya birbirine bağlanmanın peşinde: Türkiye’nin bulut bağlantı ve veri trafiğinde bölge üssü olma potansiyeli çok yüksek
Dünya genelinde 2500‘den fazla operatör, ISS, içerik ağı ve 100‘den fazla ülkeden pek çok farklı kurum, Avrupa, Orta Doğu, Asya ve Kuzey Amerika‘daki büyük pazarlarda dünyanın lider İnternet Değişim operatörü DE-CIX‘e bağlı. DE-CIX ekosisteminde yer alarak, GlobePEER hizmeti ile yüzlerce ağa ulaşmak, ağlarla eşleştirme yapmak ve en kısa rotaları elde ederek minimum gecikme süresine erişmek mümkün. Diğer yandan GlobePEER Remote ile de bağlı olduğunuz tüm DE-CIX lokasyonlarında yüzlerce ağ ile uzaktan eşleştirme yapabilirsiniz. Karadelik hizmeti ile DDoS saldırı ile etkin şekilde savaşabileceğiniz gibi, DirectCLOUD ile de tek bir bağlantı aracılığıyla 50’den fazla bulut hizmet sağlayıcısına hızlı, kolay ve en uygun maliyetle ulaşabilirsiniz.
Pandemi döneminde sadece bireysel yaşamlarımız değil kurumlar da büyük bir sınav verdi ve kurumsal iş süreçlerinde internetin gücüne hiç olmadığı kadar ihtiyaç duyuldu. Bu noktada birbirine bağlı olmak ve bu bağlantı ekosisteminin bulut sistemler üzerinden sağlanması kurumlar için masadaki en öncelikli konu haline geldi. Peki DE-CIX perspektifi ile etkin bir birbirine bağlantı ekosistemi kurumlara ne sağlıyor? Geleneksel olarak bulut kaynaklarına, beraberinde getirdiği tüm risklerle birlikte genel internet bağlantısı üzerinden erişim sağlanıyor. Öte yandan, güvenli ve yüksek performanslı bir birbirine bağlantı platformu aracılığıyla bir bulut değişiminden yararlanarak, bir kurumun ağını genel internet bağlantısını atlayarak doğrudan bulut sağlayıcısının ağına bağlamak mümkün. Bu stratejinin birçok faydası var: Yalnızca bağlantıyı değil – ve dolayısıyla yalnızca bağlantı üzerinden geçen verileri değil – kaynaklara yönelik kötü niyetli saldırılara karşı da korunma sağlar, aynı zamanda doğrudan bağlantı, verilerin izlediği rotayı da kısaltır. Bu da gecikme süresinin minimumda olmasını sağlar. Gecikme ne kadar düşükse, yanıt da o kadar hızlı, bulut uygulamalarının performansı da o kadar yüksek ve nihayetinde kullanıcı deneyimi de o kadar daha iyi olur. Gecikme süresi, kurumların ve tüm dijital sistemlerin geleceği söz konusu olduğunda gerçekten sektörün yeni para birimi rolünde!
DE-CIX International CEO’su Ivo Ivanov, başta yeni çağın anahtar kavramı bulut olmak üzere DE-CIX’in kurumsal hizmetleri hakkında şunları söyledi:
“DE-CIX olarak, Microsoft Azure Eşleştirme Hizmeti ile Microsoft Office 365 ve Microsoft Dynamics 365 gibi Microsoft SaaS Hizmetleri’nin kullanıcılarını desteklemekten gurur duyuyoruz. Müşteriler, düşük gecikme süresi ve yüksek bant genişliği gibi faydalardan yararlanabildikleri gibi, Microsoft işbirliği ile hem kurumlara hem son kullanıcıya mükemmel ağ bağlantısı sunan bir hizmete de kavuşuyor. Microsoft Azure Eşleştirme Hizmeti, gecikme sürelerini en aza indirirken kurumların Microsoft hizmetlerine bağlanma performanslarını ise maksimum seviyeye taşıyor.
Diğer yandan DE-CIX olarak, çok sayıda farklı iş ortağı ile bağlantı kuran şirketlerin, şirket politikalarının ve regülasyonların (örneğin, veri korumayla ilgili olarak) uygunluğunu yönetmelerini de güvenli ve yüksek performanslı bir bağlantı platformu üzerine kurulmuş, amaca göre tasarlanmış özel bir bağlantı ekosistemi olan “Kapalı Kullanıcı Grubu” (CUG – Close User Group) ile çok daha basit bir hale getiriyoruz. Bu durumda Kapalı Kullanıcı Grubu, kurumun kontrolü altında oluyor. Kapalı Kullanıcı Grubu, genel internet bağlantısını atlıyor ve kurumun ağını doğrudan güvenilir iş ortaklarının ve müşterilerinin ağlarına güvenli bir şekilde bağlıyor. Öngörülen politika ve düzenlemelere uygunluk, kurumun kendi iş ortakları için ekosisteme katılım için zorunlu bir ön koşul haline getirilebilir. Bu şekilde kurum, ekosistemin tüm üyeleri için politikalar belirleyebilir ve bunu bir düğmeye tıklayarak yapabilir” dedi.
DE-CIX Türkiye Bölge Direktörü Bülent Şen ise DE-CIX’in Türkiye operasyonu ile ilgili şu dikkat çekici açıklamaları yaptı:
“2015 yılından beri faaliyet gösterdiğimiz Türkiye pazarında bugün geldiğimiz noktada DE-CIX ekosistemine bağlı network sayısı 40’ı aşarken, DE-CIX Türkiye’de oluşan mevcut veri trafiği de 400 Gbit’e yaklaştı. Bu da yaklaşık 70 bin HD video’nun aynı anda stream edildiğinde yarattığı trafik hacmine denk geliyor. Bulut tarafına bakarsak, bugün Türkiye’deki neredeyse tüm e-ticaret şirketleri operatörler aracalığı ile DE-CIX bulut ekosisteminin bir parçası oluyor. Kurumları, tek bir bağlantı aracılığıyla birçok bulut hizmet sağlayıcısına bağlayan DirectCLOUD tarafında Türkiye ayrıcalıklı bir konumda. Tüm DE-CIX Grubu içinde DirectCOULD hizmetinin müşterilere sunulmasının yüzde 80’i, DE-CIX Frankfurt’tan sağlanıyor ancak yüzde 15 gibi önemli bir dilim de grup içinde DirectCLOUD satışlarında ikinci sırada olan Türkiye’den geliyor. Kalan yüzde 5 ise DE-CIX’in diğer ülkeleri tarafından tamamlanıyor. Burada hem Türkiye’de buluta olan ihtiyacın ne derece arttığını görüyoruz hem de DE-CIX tarafından bir başarı hikayesinden bahsediyoruz. Türkiye’nin veri trafiği ve bulut bağlantı konusunda çok büyük bir potansiyeli var. Biz de bu potansiyeli gerçekleştirmek için buradayız ve var gücümüzle çalışıyoruz.”