DNSSense & Roksit gözünü Türkiye’den sonra global pazarlara dikti
DNS tabanlı siber güvenlik çözümlerini kurumsal müşterilerle buluşturan DNSSense & Roksit’in, Türkiye’den sonra dünya çapında da büyüme yolculuğu sürüyor. Global hedefleri kapsamında bu yıl için önceliklerini Avrupa, Orta Doğu ve Afrika olarak belirleyen şirket, 2023 yılında ABD ve Uzak Doğu pazarlarına da girmeyi planlıyor.
Kurulduğu 2012 yılından bu yana DNS tabanlı siber güvenlik çözümleri odaklı Ar-Ge çalışmaları yürüten, 2017’den bu yana ise çözümlerini pazara sunan Roksit, geçen yıl DNSSense markasını tescil ettirerek global pazara açılma stratejisini hayata geçirdi. 2022 yılı başı itibarıyla yurtdışı pazarlara açılma stratejisi doğrultusunda merkezini Londra’ya taşıyan şirketin, Türkiye’den sonra dünya çapında da büyümeye devam ediyor. Global hedefleri kapsamında 2022 yılında Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’yı büyüme konusunda öncelikli pazarlar olarak belirleyen DNSSense & Roksit, 2023 yılı itibarıyla ABD ve Uzak Doğu’ya da girmeyi planlıyor.
Türkiye’de çözümleri 120’nin üzerinde kurumsal şirket tarafından kullanılan, dünyada ise global çapta iş yapan 3 farklı Firewall şirketi üzerinden 75 ülkede 10.000’in üzerinde SMB müşterisi bulunan DNSSense & Roksit, Bölgesel genişlemenin yanında siber güvenlik alanında farklı global üreticilerle de iş birliği görüşmeleri yapıyor.
“Global iş birliklerini arttırarak büyümeye devam edeceğiz”
DNSSense & Roksit’in CEO’su Hakan Uzun şirketin globaldeki büyüme stratejisi konusunda şu değerlendirmeleri yaptı:
“DNS temelli siber güvenlik çözümlerinde yapay zekâ, makine öğrenmesi, büyük veri ve bulut gibi farklı birçok yenilikçi teknolojileri çözümlerinde kullanan ilk şirketiz. Şu an teknolojik olarak dünyadaki rakiplerimize göre oldukça ileri düzeydeyiz. Bunu dünyada ulaştığımız birçok uluslararası firma da görüp takdir ediyor. Global pazarlarda aldığımız bu olumlu geri dönüşler neticesinde, yeni dünya şartlarında global iş birliklerini arttırarak büyümenin daha hızlı olacağını öngörüyoruz ve adımlarımızı buna göre atıyoruz. Uluslararası yatırım şirketleriyle de görüşmelerimiz devam ediyor. 2023 yılı itibarıyla bu imkanları devreye sokmak istiyoruz. Yeni dönemde R&D merkezimiz Türkiye’de olmaya devam edecek ancak global pazarlara açılmanın gerekliliği olarak işe alımlarımız daha çok yurtdışında gerçekleşecek.”