Galaxy İleri Dönüşüm Programı ile dönüştürülen Galaxy akıllı telefonlar, göz hastalıklarının tespit edilmesinde kullanılıyor

Samsung’un Galaxy İleri Dönüşüm Programı sayesinde, kullanılmayan Galaxy akıllı telefonlar tıbbi teşhis kameralarına dönüştürülüyor. Bu cihazlar Vietnam, Hindistan, Fas ve Papua Yeni Gine’de yeterli sağlık hizmeti alamayan insanların desteklenmesi için kullanılıyor.   

Samsung Electronics, dünyanın çeşitli yerlerinde yeterli sağlık hizmeti alamayan kişilerin göz sağlığı hizmetlerine erişimini sağlamak amacıyla kullanılmayan akıllı telefonları yeniden dönüştürüyor. Samsung, artık kullanılmayan Galaxy akıllı telefonların ileri dönüşümünü sağlayarak göz hastalıklarının tespit edilmesinde kullanılan medikal cihazlar geliştirmek amacıyla Kore Yonsei Üniversitesi Sağlık Sistemi (YUHS) ve Uluslararası Görme Kaybını Önleme Ajansı (IAPB) ile iş birliği gerçekleştirdi. Söz konusu Galaxy İleri Dönüşüm Programı, doğru teşhisle dünya çapında yaklaşık 1 milyar vakaya ulaşan ve önlenebilir olan görme kayıplarının tedavi edilmesine destek oluyor.

Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, dünyada en az 2,2 milyar insan görme bozukluğu türlerinden herhangi birini yaşarken bu vakaların neredeyse yarısı önlenebilir veya tedavi edilebilir düzeyde. Bununla birlikte göz sağlığı hizmetlerinin maliyetli ve yaygın olup olmadığına bağlı olarak, görme kaybı vakalarının oransal dağılımında dünyada bir dengesizlik söz konusu. Görme bozukluklarının yaygınlığının, düşük ve orta gelire sahip bölgelerde dünyanın yüksek gelir düzeyine sahip bölgelerine oranla dört kat daha yüksek olduğu tahmin ediliyor.

Samsung 2017 yılında Galaxy cihazlarının yenilikçi ve pozitif bir etki yaratmasını sağlamak amacıyla Galaxy İleri Dönüşüm Programı’nı başlattı. Bu program sayesinde, kullanılmayan Galaxy akıllı telefonlar EYELIKE™ adı verilen taşınabilir bir göz dibi (fundus) kameranın beyni olarak işlev görüyor ve bu kamera gözde daha üst düzey tanı yapmayı sağlayacak şekilde bir lens eklentisine bağlanıyor. Bu esnada akıllı telefon görüntüleme amacıyla kullanılıyor. Kullanılan Galaxy cihaz bir sonraki aşamada bir yapay zekâ algoritması kullanarak göz rahatsızlıklarına ait görüntüler üzerinde analiz ve tanı gerçekleştirerek hasta verilerini doğru olarak oluşturan ve uygun maliyetli tedaviyi öneren bir uygulamaya bağlanıyor. Benzeri olmayan, uygun maliyetli tanı kamerası, hastalarda diyabetik retinopati, glokom ve yaşa bağlı maküler dejenerasyonu gibi körlüğe yol açabilecek durumların tespitine yönelik tarama gerçekleştirebiliyor.

İş birlikleriyle toplumların sağlık hizmetlerine erişmesini sağlıyor

Samsung 2018 yılından bu yana IAPB ve Yonsei Üniversitesi Sağlık Sistemi ile iş birliği yaparak taşınabilir retina kamerasıyla Vietnam’da 19.000’in üzerinde insanın göz tedavisine erişmesine katkı sağladı. Yalnızca 2019 yılında ülkenin ücra bölgelerinde kliniklere erişimi olmayan sağlık profesyonellerine 90 portatif oftalmoskop sağlayan Samsung şimdi kapsamını genişlettiği programı Hindistan, Fas ve Papua Yeni Gine’de uygulamaya geçiriyor. Samsung ayrıca rahim ağzı kanseri taramasını yaygınlaştırmak ve kadınların nitelikli sağlık hizmetlerine erişimini iyileştirmek amacıyla yeni tarama alanlarına uzanarak akıllı telefon kullanımına dayalı taşınabilir kolposkoplar geliştiriyor.

2030 yılına kadar 7,5 milyon elektronik atığı toplamayı hedefliyor

İşlevsel yeniliklerinin yanı sıra Samsung çevresel sürdürülebilirliği tüm faaliyetlerine dâhil etme konusunda da kararlılık gösteriyor. İlgili sürdürülebilirlik hedefleri arasında, 2030 yılına kadar 7,5 milyon elektronik atığın toplanması ve 500.000 ton geri dönüştürülmüş plastik elde edilmesi yer alıyor. Samsung, Galaxy akıllı telefonlarını düşük maliyetli, taşınabilir göz tanılama ekipmanlarına dönüştürerek elektronik atıkların geri dönüştürülmesini ve yeterli sağlık hizmeti alamayan toplumlara ulaştırılmasını sağlıyor. Ayrıca göz dibi kamera teşhis ekipmanı yüzde 35 geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilerek yeniden kullanım kolaylığı sunuyor. Tanı cihazı aynı zamanda ABD Çevre Koruma Ajansı EPA’nın Sürdürülebilir Malzeme Yönetimi Üstün Teknoloji Ödülü’ne de layık görüldü. Samsung’un Galaxy İleri Dönüşüm Programı, 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’nı içeren 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi’ni destekleme konusunda sergilediği kararlılığının da bir parçası.

Samsung Electronics Mobil İletişim Sürdürülebilirlik Yönetimi Ofisi Başkan Yardımcısı Sung-Koo Kim, konuyla ilgili şunları söyledi:

“Dünyanın farklı yerlerinde insanlar temel sağlık hizmetlerine erişmekte zorluk yaşıyor. Biz de Samsung olarak toplum için pozitif etki oluşturabilmek ve daha sürdürülebilir uygulamaları hayata geçirmek amacıyla akıllı ve yenilikçi çözümler geliştirme fırsatı yakaladık. Bu programla birlikte Samsung olarak teknolojinin insan yaşamını zenginleştirdiği ve herkes için daha eşit, daha sürdürülebilir bir geleceğin mümkün olduğu bir dünya için önemli bir adım atıyoruz.”

Yonsei Üniversitesi Sağlık Sistemi’nden Dr. Sangchul Yoon da yaptığı açıklamada;

“Mümkün olduğunca çok insana ulaşmak amacıyla uygun maliyetli bir göz sağlığı tanı çözümü arayışı içindeydik. Samsung’un Galaxy akıllı telefonlarını performansları nedeniyle, Samsung’un ileri dönüşüm çabalarını araştırmamıza dâhil ettik. Birden fazla optik teknoloji ve yapay zekâ kullanımıyla bir Galaxy akıllı telefonun kamera performansını bir araya getirerek, tıp uzmanlarının kullandığı göz dibi kameraları düzeyinde işlev görebilen uygun fiyatlı bir tıbbi cihaz geliştirdik. Böylelikle sağlıkla ilgili sorunların yanında  çevresel bir soruna da çözüm üretilmiş oldu.” dedi.

Uluslararası Görme Kaybını Önleme Ajansı Batı Pasifik Bölgesi Koordinatörü Drew Keys de konuyla ilgili şunları söyledi:

“EYELIKE Platformu’nun faaliyet gösterdiği ulaşılması zor bölgelerde yaşayan nüfus için sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi için teknolojiyi kullanıyoruz. IAPB olarak Samsung’un bu tür sağlık çözümlerine yönelik pilot uygulama geliştirmek amacıyla üye kuruluşlarımızla yakından çalışması bizi çok mutlu ediyor. Üye kuruluşlarımız, Samsung ile birlikte teknolojiyi sunarak bu bölgelerde iş birliğine dayalı ve yapıcı ilişkiler kurabiliyor.”