Hitit, Deloitte’un Teknoloji Fast 50 kapsamındaki “Meta Teknolojide Kadın Özel Ödülü”nün sahibi oldu
Deloitte’un 1995 yılından bu yana dünya çapında yürüttüğü Deloitte Teknoloji Fast 50 programının “Meta Teknolojide Kadın Özel Ödülü” bu yıl Hitit’in oldu. 1994 yılında iki kadın tarafından kurulması ve günümüzde de hala üst yönetimizin yüzde 65’inin, Yönetim Kurulu’nın yüzde 50’sinin ve tüm çalışanlarının da yüzde 35’inin kadınlardan oluşması, nedeniyle Hitit bu değerli ödüle layık görüldü.
Küresel havacılık teknolojileri pazarının önde gelen şirketleri arasında yer alan Hitit, Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye programında “Meta Teknolojide Kadın Ödülü”nün sahibi oldu. IATA’nın havacılık sektöründeki cinsiyet dengesini sağlamak amacıyla başlattığı 25by2025 inisiyatifinin de imzacısı olan Hitit, özellikle teknoloji alanındaki erkek egemen istihdam yapılanması düşünüldüğünde hem tüm sektörlerde hem de kendi alanında cinsiyet dengesini genel kriterlerin üzerine çıkarmayı başaran nadir şirketlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.
Kadının teknoloji sektöründeki istihdamını destekleyen firmalara verilen ‘Meta Teknolojide Kadın Özel Ödülü’nü Hitit Mali İşler ve Satınalmadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Sezer Tuğ Özmutlu aldı. Dünyada ve Türkiye’de pek çok sektörde olduğu gibi teknoloji alanında da erkek egemen bir istihdam yapılanması hakim olduğuna dikkat çeken Özmutlu,
“Hitit kurulduğu günden bu yana teknoloji ve havacılık sektörlerinde cinsiyet eşitliği konusunda fark yaratabilmiş bir şirket. Temellerinin iki kadın girişimci tarafından atılmasının yanı sıra, eşitliğin ilk günden beri tüm politika ve uygulamalarda hakim kılınması, bugün Hitit’in sektör ortalamasının çok üzerinde kadın çalışanı istihdam etmesinin yolunu açtı. Şirketin her seviyede yönetim kademesinde kadın ağırlığı olduğu gibi, bütün çalışan sayısında da gerek Türkiye’de gerekse dünyada çok özel bir konumdayız.” dedi.
Çeşitlilik ve kapsayıcılık sosyal sorumluluk anlayışımıza da yansıyor
Çeşitlilik ve kapsayıcılık konusundaki yaklaşımın sadece istihdamla sınırlı olmadığına vurgu yapan Özmutlu, şirket olarak sosyal sorumluluğa yaklaşımlarını BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda şekillendirdiklerini ifade etti. Özmutlu,
“Toplumsal cinsiyet eşitliği şirketimizin dokunduğu tüm alanlarda kendini ortaya koyan temel prensiplerimizden biri. İstihdamın yanısıra, sosyal sorumluluk politikalarımızda da eşitliği önceliklendiriyor, cinsiyet dengesini gözetiyoruz. Gerek içinde bulunduğumuz inisiyatiflerde gerekse kendimizin hayata geçirdiği projelerde kız çocuklarımızın ve genç kadınlarımızın ise özellikle ellerinden tutmaya özen gösteriyoruz. Sadece havacılık ve teknoloji alanlarında değil, spor yoluyla da gözetmeye çalıştığımız bu eşitlik anlayışımızdan ödün vermeden; hem Türkiye’de hem de dünyada örnek olarak gösterilen bir şirket olmaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.