“Pandeminin etkisi ile dijitale yönelim arttı”
Pandemi, pek çok sektör için yeni fırsat kapıları araladı. Bunlardan biri de oyun geliştirme ve animasyon oldu. The International Games & Entertainment Association (Uluslararası Oyun ve Eğlence Derneği) tarafından yayınlanan bir rapora göre sektör, 2019’dan bu yana gelirlerini %29 artırdı. Türkiye’de de 100 milyon dolarlık hacme ulaştığı tahmin edilen sektörde genç yeteneklerin atılımları dikkat çekiyor. Başarılı isimlerin odaklandığı temel noktanın ise dijital dönüşüm olduğu görülüyor.
Türkiye’de bu isimler arasında yer alan Büşra Prodüksiyon’un kurucusu Büşra Yıldırım da Instagram hesabı üzerinden yaptığı paylaşımlarını kazanca dönüştüren bir animasyon yapımcısı olarak dijital dönüşüme işaret ediyor. Yıldırım,
“Salgın tüm sektörleri etkiledi, dijitale yönelimi artırdı. Herkes dijital dönüşüme uyum sağlamanın peşinde. Zorunluluk haline gelen dijital dönüşüm, hem zaman ve mekan, hem de enerjiden tasarruf ettiriyor” diyor.
“Anime karakterleri çok daha fonksiyonel”
Dijital prodüksiyonların arttığına ve markaların artık animasyona kaydığına dikkat çeken girişimci Büşra Yıldırım, “Dijital yönelimle birlikte dijital prodüksiyonlar da artmaya başladı. Herkes nerede ise tüm markalar reklamların görsellerinde animasyona kaydı. Bunun pek çok sebebi var. Ama şu an içerisinde bulunduğumuz dönemdeki kısıtlı olanakları düşündüğümüzde anime karakterlerin çok daha fonksiyonel olduğunu da göz önüne almak gerekiyor“ sözleriyle animasyon dünyasının yeni normalini tanımlıyor.
2022 hızlı bir değişim ve dijitalleşme yılı olacak
2021’in COVID-19’un yarattığı şokun ardından derin ve hızlı bir dijital değişim yılı olduğunun da altını çizen Yıldırım “Karantinalar ve diğer kısıtlamalar eski alışkanlıkları yıktı ve yenilerini yarattı. Bu değişikliklerin ne kadar kalıcı olacağını önümüzdeki 1-2 yıl içinde göreceğiz. Birçoğumuz normale dönüşü arzulasak da fiziksel ve sanalın yeni yollarla bir arada var olduğu bir dünyada gerçekler muhtemelen daha farklı olacak” dedi.
Büşra Yıldırım, dijital dönüşüme ayak uydurmanın önemini hatırlatarak şu önerilerle sözlerini noktalıyor:
“Markaların animasyona kayması ve dijital prodüksiyonların artması sadece bir başlangıç bence. Önümüzdeki dönemlerde her şeyin dijitalleştiğini göreceğiz. Hepimiz bu döneme ayak uydurmayı başarmalıyız. Yoksa toplumun gerisinde kalırız. Biz şirket olarak vizyoner bir yapıyı benimsediğimiz için gelişmelere de ayak uydurmakta zorlanmıyoruz.”