Perakendede iç ve dış kayıpları önlerken karlılığı ve verimliliği artırmak mümkün
Securitas Technology tarafından pazara sunulan Sensormatic Elektronik Ürün Takip ve Kayıp Önleme çözümleri perakendecilerin en büyük operasyonel sorunlarının başında gelen iç ve dış kayıpların önlenmesini sağladığı gibi; karlılığa, verimliliğe ve müşteri deneyimine de olumlu katkı yapıyor.
Hızla büyüyen ve yoğun insan trafiğine sahne olan perakende, kayıplarla mücadele etmek zorunda kalan sektörlerin başında geliyor. İş modeli gereği kötü niyet ya da insan hatasından kaynaklanan kayıplara çok fazla maruz kalan sektör, önemli ciro kaybına yol açan bu duruma son vermek için çareyi teknolojide arıyor.
Perakende sektöründe özellikle pandemi sonrasında mağazalara dönüş hızlandıkça güvenlik sorunları da tırmanmaya başladı. 2021 Perakende Güvenlik Anketi’ne göre perakendecilerin yüzde 65’i bir önceki yıla göre organize perakende suçlarında artış yaşadı. Markalı hazır giyim ürünleri, deterjan, alkol ürünleri ve lüks mallar bu suçların odağında yer aldı. Güvenlik etiketleri tüm dünyada perakendecilerin yüzde 68’inin kullandığı bir kayıp önleme teknolojisi. Bu teknolojiyle hırsızlık kaynaklı kayıpları yüzde 60-80 oranında azaltmak mümkün oluyor.
Türkiye’de yalnızca Securitas Technology tarafından pazara sunulan Sensormatic kayıp önleme çözümleri bu noktada öne çıkıyor. 28 yıldır Türk perakendecilerinin ilk tercihi olan Sensormatic çözümleri, doğru teknoloji, doğru etiket kullanımı ve doğru süreç tanımıyla hayata geçirildiğinde maksimum faydayı sağlıyor. Bu sayede kayıpların önüne geçilirken, mağaza içi verimlilik artıyor ve kârlılık yüksek rakamlara ulaşıyor. Aynı zamanda alışveriş yapanların da sorunsuz bir deneyim yaşaması sağlanıyor.
Önce caydırıcılık, sonra güvenlik
Securitas Technology Pazarlama Direktörü Pelin Yelkencioğlu, perakendecilere sundukları sistemlerin en önemli görevinin ilk aşamada caydırıcılık ve suçu gerçekleşmeden engellemek olduğunu belirterek, “Perakende sektöründe edindiğimiz 28 yıllık deneyim, bize bu sektöre farklı bakmayı öğretti. İşletmelerin cirolarından önemli ölçüde pay alan iç ve dış kayıpları önlemeye yönelik çözümlerimizi sunarken sadece kayıp önleme değil; karlılığa, verimliliğe ve müşteri deneyimine de katkı sağlamasına özen gösteriyoruz. Teknolojilerimiz sayesinde 360 derece güvenlik sağlayarak, işletmelerin cirolarından önemli ölçüde pay alan iç ve dış kayıpları engelliyoruz” dedi.
Kayıp önlemede performans zincirinin 3 halkası
Pelin Yelkencioğlu’nun verdiği bilgiye göre, kayıp önlemenin etkin hale gelmesi ‘Performans zinciri’ adı verilen bu yapı ile mümkün.
1- Yüksek performanslı teknoloji
Geniş girişli mağazalar, operasyonel hız ve en önemlisi artan, şekil değiştiren suçlara karşı perakendeciler sürekli gelişen, yetenekli teknolojilere ihtiyaç duyuyor. EAS (elektronik ürün takip) teknolojilerinden biri olan Akusto Manyetik (AM), sektörün en gelişmiş teknolojisi olarak öne çıkıyor. Teknolojik olarak mümkün olan en geniş algılama mesafesine sahip, yanlış alarmlar üretmeyen sistemleri, mağaza çalışanlarının sisteme olan güvenini artırıyor. Farklı suçları algılama yeteneğine sahip olan sistemler sürekli geliştiriliyor. Bu nedenle de Akusto Manyetik teknoloji her geçen gün daha fazla tercih ediliyor.
2- Doğru etiket kullanımı
Perakende elektronik ürün takip sistemleriyle sahte veya orijinal olmayan etiketler kullanıldığında, mağaza içi ve dışı kayıpların önlenmesi son derece zorlaşıyor. Orijinallere nazaran düşük algılanma performansı gösteren bu etiketler, verimlilik noktasında mağazaların beklentisini karşılamıyor. Üstelik kullanım sırasında çıkardığı sorunlar, düşük kullanım ömrü ve artan servis maliyetleri ile toplam sahip olma maliyeti artıyor. Ürünlere orijinal olduğu kadar doğru tipte etiketin uygulanması da performans zincirinde büyük önem taşıyor. Sert etiket ya da etiketler; ayakkabı, aksesuar, tekstil, elektronik, yiyecek-içecek, optik ve kozmetik gibi pek çok farklı ürüne uygun şekilde tasarlanıyor. Bebek ürünleri ya da hassas kumaşlar için hafif ve küçük; ayakkabı için çivisiz; şişeler için kapak çevresine uyum sağlayan etiketler var. Bu etiketler hem ürünlerin sergilenmelerini ve denenmelerini etkilemiyor hem de yüksek koruma sağlıyor. Yanlış etiket seçilmesi ve uygulanması durumunda ise sistemin performans zinciri kırılıp verimliliği azalıyor.
3- Personelin sisteme güven duyması
Performans zincirinin son halkası, elektronik ürün takip çözümlerinin üreteceği alarmlara müdahale için doğru sürecin tanımlanması ve uygulanması. Sürecin uygulanmasında da personelin sisteme olan güveni kritik öneme sahip bulunuyor. Yanlış alarm sayısının artması, personelin sisteme olan güvenini azaltıp, alarmlara müdahale etmemesine yol açıyor. Bu durumda yapılan yatırımdan, hedeflenen fayda sağlanamıyor. Mağaza personeli, doğru teknoloji ve doğru etiketlerle kurulan sistemin yanlış alarm vermediğine inandığı durumlarda gerekli müdahaleyi yapıyor ve böylece zincirin son halkası tamamlanıyor. Mağaza performans zincirindeki bu 3 ana halka, yapılan doğru tercihlerle eksiksiz çalıştığında güvenlikle birlikte verimlilik ve karlılık artışı sağlıyor.
Kayıp önleme çözümlerine 7/24 takip
Günümüzde pek çok firma, ürün kayıplarının önüne geçebilmek için Elektronik Ürün Takip Sistemlerine yatırım yapıyor. Ancak çoğu zaman alınan alarm sayısı ya da alarmın sahada çalışıp çalışmadığı, merkez tarafından kontrol edilemiyor. Bu da yapılan yatırımın işlevsiz kalması ya da çöpe gitmesi anlamına geliyor.
En son teknolojilerin kullanıldığı bulut tabanlı Sensormatic Kayıp Önleme Yönetim Hizmeti, Elektronik Ürün Takip çözümlerinin performansının 7 gün 24 saat izlenmesini sağlıyor. Bu sayede, mağazalarda ve marketlerde kullanılan cihazlar uzaktan erişim yöntemleriyle yönetilebiliyor ve bu cihazlardan elde edilen veriler kullanılarak kayıpların meydana gelme nedenleri daha iyi belirlenebiliyor. Herhangi bir arıza oluşması durumunda bu cihazlara anında müdahale edilebiliyor. Örneğin, kablosuz erişim noktalarından biri kapandığında ya da alarm algılayıcılardan biri çalışmadığında, bunu merkezde bulunan ekipler anında görüyor ve mağazada sorumlu kişiye ulaşılarak sorun çok hızlı bir şekilde çözülebiliyor ya da teknik ekiplere haber verilerek sorunun hızlı bir şekilde giderilmesi sağlanıyor. Ayrıca cihazlar uzaktan güncellenebiliyor. Bu da yönetim ve bakım maliyetlerini büyük ölçüde azaltıyor.