Sosyal Medya

Güvenlik/Koruma

Picus Aldığı Yeni Yatırımla TURCORN olma yolunda ilerliyor!

Türk siber güvenlik şirketi Picus, dünya çapında bir başarı hikayesi yazarak küresel ölçekli yatırım turunu tamamladı. Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi üyesi Picus, 45 milyon dolarlık yeni yatırımla Turcorn olmaya bir adım daha yaklaştı. Picus, bu yatırımla ürün inovasyonunu güçlendirmeyi ve dünya genelindeki operasyonlarını genişletmeyi planlıyor.

Picus Aldığı Yeni Yatırımla TURCORN olma yolunda ilerliyor!

 

TURCORN 100 PROGRAMI GİRİŞİMİ PİCUS SECURITY, 45 MİLYON DOLARLIK YATIRIM ALDI

 

Türk siber güvenlik şirketi Picus, dünya çapında bir başarı hikayesi yazarak küresel ölçekli yatırım turunu tamamladı. Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi üyesi Picus, 45 milyon dolarlık yeni yatırımla Turcorn olmaya bir adım daha yaklaştı. Picus, bu yatırımla ürün inovasyonunu güçlendirmeyi ve dünya genelindeki operasyonlarını genişletmeyi planlıyor.

 

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 2013 yılında TÜBİTAK BİGG girişimcilik destek programıyla kurulan Turcorn 100 programına bu yıl kabul edilerek 15 Turcorn adayından biri olarak seçilen Türk siber güvenlik doğrulama şirketi Picus Security, 45 milyon dolarlık küresel ölçekli yatırım turunu tamamladığını duyurdu.

Yatırım; teknoloji odaklı büyüme şirketlerine yatırım yapan global sermaye şirketi Riverwood Capital liderliğinde ve Orta ve Doğu Avrupa, Türkiye ve çevresindeki erken aşama teknoloji şirketlerine odaklanan girişim sermayesi fonu olan mevcut yatırımcı Earlybird Digital East Fund’ın katılımıyla gerçekleşti. Şirket, bu yatırım turuyla birlikte toplam fon miktarını 80 milyon dolara yükseltti. Dünya çapında 500’den fazla kurumsal müşterisi ile Türk teknoloji ekosisteminin küresel arenadaki gücünü bir kez daha gösteren Picus, aldığı bu yatırımla ürün inovasyonlarını geliştirirken, Turcorn olma yolunda da emin adımlarla ilerliyor.

 

Türk mühendisler tarafından geliştirilen ve bilişim alanında global bir başarı hikayesi yazan Picus, Otomatik Sızma Testi, Siber İhlal ve Saldırı Simülasyonu (BAS) ve Saldırı Tespit Kuralı Doğrulama yeteneklerini aynı platformda bir araya getiren ilk ve tek Ofansif Güvenlik Doğrulama çözümünü sunuyor. Picus, birbirinden bağımsız olan risk verilerini ilişkilendirerek, siber güvenlik ekiplerinin kritik açıkları önceliklendirmesini, doğrulamasını ve kapatmasını kolaylaştırıyor. Picus, kuruluşundan bu yana birçok yeniliğe öncülük ederken, son olarak oluşturulan Ofansif Güvenlik Doğrulama alanında da lider konumuna yerleşti. Birbirinden kopuk olan siber güvenlik araçları ve veriler, Picus Exposure Data Fabric™ ve Picus Risk Dashboard’u besleyerek daha net bir siber risk resmi sunuyor.

 

“Türk mühendislerinin eseri olan bu teknoloji, dünya çapında kabul görüyor”

 

Riverwood Capital Ortağı ve Picus’un yeni Yönetim Kurulu Üyesi Joe De Pinho, Picus’un inovatif yaklaşımı sayesinde kuruluşların siber güvenlik risklerine karşı daha proaktif olmasını sağladığını ifade ederek, şunları söyledi: “Picus’un platformu, sürekli tehdit maruziyeti yönetimine (threat exposure management) yenilikçi ve açık bir yaklaşım getirerek, kuruluşların siber risklerini daha iyi anlamalarını ve tehdit aktörlerine karşı proaktif olmalarını sağlıyor. Picus’un otomatik sızma testlerini sürekli güvenlik doğrulamasıyla birleştirmesi, sadece bugün için bir oyun değiştirici olmakla kalmıyor; aynı zamanda işletmelerin gelecekte kendilerini nasıl koruyacaklarının da temelini oluşturuyor. Regülasyona tabi finansal hizmetler başta olmak üzere, birçok büyük sektöre hizmet veren Picus, Güvenlik Doğrulama Platformu aracılığıyla müşterilerinin siber risklerini azaltmalarına ve savunmalarını güçlendirmelerine olanak tanıyan bir milyardan fazla siber saldırı simülasyonu gerçekleştirdi. Türk mühendislerinin eseri olan bu teknoloji, dünya çapında kabul görüyor.”

 

“Bu başarı, Türk teknoloji sektörünün küresel gücünü gösteriyor”

 

Picus CEO’su ve Kurucu Ortağı Alper Memiş, bu başarının Türk teknoloji ekosisteminin küresel gücünün bir göstergesi olduğunu belirterek; “Kuruluşlar, geleneksel zafiyet yönetimi uygulamalarından daha etkili bir yaklaşım arıyor ve önümüzdeki 12-18 ay içinde yeni maruziyet yönetimi teknolojilerini uygulamayı planlıyor. Güvenlik liderlerine, farklı siber güvenlik araçlarından toplanan güvenlik açığı, saldırı simülasyonu ve atak yüzeyi verilerini bir araya getirerek siber tehditlere maruziyetlerini değerlendirme ve doğrulama gücü vermekten gurur duyuyoruz. Siber İhlal ve Saldırı Simülasyonunun öncüsü ve şimdi de Ofansif Güvenlik Doğrulama alanının lideri olarak, müşterilerimizin güvenlik duruşlarını iyileştirmelerine yardımcı olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz” dedi.

Siber Tehdit Maruziyeti Yönetimi ve altındaki Ofansif Güvenlik Doğrulama kategorilerinin ortaya çıkış sürecini aktaran Memiş; “Kurumsal düzeyde siber güvenlik risklerini yönetmeye yönelik yeni bir yaklaşıma duyulan ihtiyaçtan doğdu. Bu çerçeve, Sürekli Tehdit Maruziyeti Yönetimi (CTEM) konusundaki farkındalığın artmasıyla şekillendi. CTEM, siber güvenliğe daha ofansif bir bakış açısı getirmiştir. Birçok güvenlik ekibi, siber altyapıların, kuralların ve savunmaların sürekli doğrulamasının artık gerekli olduğunun farkına vararak, güvenlik duruşlarını iyileştirmek için bu çerçeveyi bir rehber olarak benimsemiştir” açıklamasında bulundu.

 

“Picus, Amerika pazarında 1 yılda 3 kat büyüyerek yenilikçi konumunu pekiştirdi”

 

Riverwood Capital’in Kurucu Ortağı ve Yönetici Ortağı Francisco Alvarez-Demalde, dev yatırımla ilgili ilişkin şunları söyledi: “Picus, yapay zeka ve makine öğrenimi yetenekleriyle siber güvenliği yeniden şekillendiriyor. Bu yetenekler, şirketlerin güvenlik açıklarını daha verimli bir şekilde tespit etmelerine ve ele almalarına yardımcı oluyor. Picus’un Amerika pazarında sadece bir yılda 3 kat büyümesi, alanındaki yenilikçi konumunu pekiştiriyor. Alper ve Picus ekibiyle, işletmelerin gelişen tehditlerin her zaman bir adım önünde kalmasını sağlayan bir platform inşa ederken ortaklık yapmaktan heyecan duyuyoruz.”

 

45 milyon dolarlık bu yeni yatırım, Picus’un küresel operasyonlarını genişletmek için önemli bir fırsat yaratırken, Türk teknoloji sektörünün uluslararası alandaki yerini de güçlendiriyor.