Mart 20, 2025

Siber risk olgunluğu, işletmeler için rekabet avantajı!

Siber risk olgunluğu, işletmeler için rekabet avantajı!

 

Günümüzde, siber risklerini etkin yöneten ve güvenliği stratejik bir avantaja dönüştüren şirketler, sürdürülebilir büyüme ve itibar açısından rakiplerinin önüne geçiyor. NSC Bilişim ise işletmelerin siber güvenliği bir rekabet avantajına nasıl dönüştürebileceğine dair önemli noktaları paylaşıyor.

 

Dijital dönüşüm hız kazandıkça, işletmelerin siber tehditlere karşı dayanıklılığı ve güvenlik stratejileri yalnızca savunma mekanizmaları olarak değil, aynı zamanda rekabet avantajı sağlayan kritik unsurlar olarak konumlanıyor. Güçlü bir siber güvenlik altyapısına ve iyi tanımlanmış risk yönetim süreçlerine sahip olan işletmeler ise yalnızca tehditlere karşı daha dayanıklı hale gelmekle kalmıyor, aynı zamanda müşterileri, iş ortakları ve yatırımcıları nezdinde daha güvenilir bir marka imajı oluşturuyor. Çünkü günümüz iş dünyasında veri ihlalleri, fidye yazılımları ve gelişmiş siber saldırılar kurumların finansal performansını, operasyonel sürekliliğini ve itibarını doğrudan etkileyen unsurlar haline geldi. Bu nedenle, işletmelerin siber güvenliği iş stratejilerine entegre ederek rekabet avantajı yaratması kritik bir önem taşıyor.

Güçlü bir siber risk yönetimi stratejisi geliştiren işletmeler ise şu avantajları elde ediyor:

  • Müşteri Güvenini ve Sadakatini Artırır: Güçlü siber güvenlik önlemleri, müşteri bilgilerinin korunduğunu göstererek marka sadakatini güçlendirir.
  • Regülasyonlara Uyum Sağlar: KVKK, GDPR ve diğer veri koruma yasalarına uyumluluk sağlayarak işletmelerin yasal riskleri azaltmasına yardımcı olur.
  • İş Sürekliliğini Garanti Altına Alır: Olası bir siber saldırı durumunda operasyonel aksaklıkları en aza indirerek kesintisiz hizmet sunmayı mümkün kılar.
  • Marka Değerini ve Pazar Konumunu Güçlendirir: Güçlü bir siber güvenlik altyapısı, şirketlerin iş ortakları ve yatırımcılar nezdinde daha güvenilir bir konum elde etmesini sağlar.
  • İnovasyon ve Dijital Dönüşüm Süreçlerini Destekler: Siber güvenlik risklerini minimize eden firmalar, daha özgür bir şekilde yeni dijital teknolojilere yatırım yapabilir.

“Siber risk olgunluğu artık iş stratejilerine entegre edilmesi gereken bir yönetim önceliği”

 

Siber risk olgunluğunun artık sadece BT ekiplerinin sorumluluğunda olan teknik bir konu olmaktan çıkıp, doğrudan iş stratejilerine entegre edilmesi gereken bir yönetim önceliği haline geldiğini belirten NSC Bilişim CISO’su Cuma Kurt,

“Siber güvenlik artık yalnızca saldırılardan korunmakla ilgili değil; aynı zamanda iş sürekliliğini sağlamak, müşteri güvenini artırmak ve hatta pazarda fark yaratmakla da ilgili. Bir şirketin siber risklere karşı ne kadar hazırlıklı olduğu, rekabette ne kadar dayanıklı olacağını belirliyor. Kurumlar, risk yönetimini sadece bir zorunluluk olarak değil, işlerini daha sürdürülebilir ve güvenilir hale getiren bir yaklaşım olarak benimsemeli. Gerçek rekabet avantajı, krizlere karşı dayanıklı ve geleceğe hazırlıklı olmaktan geçiyor. NSC Bilişim olarak, müşterilerimizin güvenlik altyapılarını güçlendirmek ve iş sürekliliğini garanti altına almak için en ileri çözümleri sunuyoruz. Siber güvenliği bir maliyet unsuru olarak değil, rekabet avantajına dönüştürülebilecek stratejik bir yatırım olarak görmek gerekiyor.” diyor.

Siber güvenliği rekabet avantajına dönüştürmenin yolları

Peki, işletmeler siber güvenliği bir rekabet avantajına nasıl dönüştürebilir? NSC Bilişim, işletmelerin siber risk olgunluğunu artırarak rekabette öne çıkmasını sağlayacak bazı kritik öneriler sunuyor:

Proaktif Güvenlik Stratejileri Benimseyin

Şirketlerin yalnızca saldırılara karşı savunma yapmak yerine, tehditleri önceden tespit eden ve risk yönetimini optimize eden proaktif güvenlik yaklaşımlarına yönelmesi gerekiyor. Siber saldırılar çoğunlukla erken aşamada belirlenebilir ve engellenebilir.

Çalışan Farkındalığını Artırın

Siber güvenlik sadece teknik altyapı yatırımlarıyla sağlanamaz. Çalışanlar, en büyük güvenlik açıklarından biri olabilir. Sosyal mühendislik ve kimlik avı saldırıları, günümüzde en yaygın siber tehditler arasında yer alıyor. Düzenli siber güvenlik eğitimleri, çalışanların farkındalığını artırarak şirketin güvenlik duvarını güçlendirir.

Gelişmiş Teknolojileri Kullanın

Yeni nesil siber tehditlere karşı, geleneksel güvenlik çözümleri yetersiz kalabiliyor. Yapay zeka destekli tehdit istihbaratı, güvenlik bilgi ve olay yönetimi (SIEM) sistemleri, sıfır güven (Zero Trust) mimarisi ve uç nokta güvenlik çözümleri, işletmelerin daha güvenli ve dayanıklı bir siber ekosistem oluşturmasına yardımcı olur.

Uyumluluk ve Denetim Süreçlerini Güçlendirin

Siber güvenlik politikaları ve protokolleri, düzenli güvenlik testleri ve denetimlerle sürekli güncellenmelidir. Siber güvenlik açıklarını belirlemek ve sistemlerin güvenlik seviyesini ölçmek için penetrasyon testleri ve siber güvenlik simülasyonları düzenlenmelidir.

İş Sürekliliği ve Felaket Kurtarma Planları Hazırlayın

Olası bir saldırı durumunda iş süreçlerinin kesintiye uğramaması için felaket kurtarma planları (Disaster Recovery Plans – DRP) ve iş sürekliliği politikaları oluşturulmalıdır.

 


NSC Bilişim hakkında:

2004 yılında şahıs şirketi olarak kurulduktan sonra sektörde yerini alan NSC Bilişim, 2014 yılında entegratör kimliği ile kurumsal şirket yapısına geçerek uçtan uca network güvenlik ve sistem altyapıları kurarak birçok başarılı projeye imza attı ve 2020 yılında A.Ş. olarak güçlü ekibi ile sektörün öncü firmalardan birisi haline geldi.

Merkezi İstanbul’da olan ve 100 kişilik ağırlıklı teknik personelden oluşan kadrosu ile gerek Türkiye’de gerekse dünya genelinde marka bağımsız uçtan uca bilgi işlem altyapısı ile ilgili anahtar teslim projeler yapan NSC Bilişim, satış sonrası 7/24 bakım hizmetlerini de firma ve kurumlara hizmet olarak sunuyor.